Çocuk, Ergen ve Yetişkin EMDR Terapisi
Hayatımız boyunca birçok zorluklarla karşılaşır ve bu zorlukların üstesinden gelmeye çalışırız. Böyle durumlarda var olan ego gücümüz, iç ve dış kaynaklarımız sayesinde kendimizi yeniden iyi hissedebilmeyi sağlarız.
Beynimiz bu iyileşmeyi kendiliğinden sağlar. Bazen üst üste gelen travmatik veya çok fazla rahatsız eden olaylar yaşandığında bu sistem bozulur. Eğer ruh halimiz yaşam kalitemizi düşürüyor ve günlük işlevselliğimizi bozuyorsa bir uzman desteği almak gerekir.
Terapi; kendinizi daha iyi tanımaya başladığınız, içgörü kazandığınız, farkındalıklarınızı geliştirdiğiniz ve baş etme becerilerinizi güçlendirdiğiniz bir yolculuktur.
Bu yolculuk size daha iyi hissettirdiği gibi daha kaliteli bir yaşam sürmenize de yardımcı olur.
Yetişkinlere Yönelik EMDR Terapisi
EMDR, Türkçe açılımıyla Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme, etkili bir psikoterapi yaklaşımıdır.
EMDR’ ye göre psikolojik rahatsızlıkların altında geçmişte yaşadığımız olaylar, duygular, inançlar ve fiziksel duyumlar bedende ve zihinde yükselerek algımızı etkiler ve şimdiki zamanda mutsuzluğa ya da uygunsuz davranışlara yol açar.EMDR, işlevsel olmayan bir şekilde yanlış bir anı formunda depolanmış anı işlemleyerek danışanın özgürce şimdiki zamana geçişini sağlayan fizyolojik temelli bir terapidir. Beynin zamanında yapamadığı işlemlemeyi yapmasını sağlar. Danışan artık rahatsız olmaz ve anıyı yeni ve sağlıklı bir perspektiften görür.
Doğal afetler, bulaşıcı hastalıklar, büyük kazalar, kayıplar, savaş, taciz, tecavüz gibi önemli travmaların yanı sıra, başta çocuklukta ve her yaşta yaşanan ve etkisi travmatik olan her tür yaşantı; günlük hayatta aile, okul, iş çevresinde yaşanan olumsuz olaylar, şiddete maruz kalmalar, aşağılamalar, reddedilmeler, ihmal ve başarısızlıklar işlenmemiş anılar arasında yer alabilirler.
EMDR terapisi sadece geçmişe odaklanmaz.Geçmişte yaşanan anıların rahatsızlığını ortadan kaldırır, şimdiki zamandaki tetikleyicileri işlemler ve gelecek ile ilgili yeni bakış açıları kazandırarak, danışanın dünyaya bakışını da olumlu yönde değiştirip kişisel gelişimi sağlar.
Emdr kısa süreli terapiler arasında yer alsa da tedavinin ne kadar süreceği danışanın önceki travmalarının yoğunluğu ve etkisi ile bağlantılıdır. Ayrıca her danışanın bilgileri, kendi değerleri ve deneyimleri doğrultusunda kendine has bir biçimde işlemesi de süreci etkiler.
EMDR birçok uluslararası sağlık ve devlet kurumu tarafından da etkili bulunmaktadır. Bunlardan bazıları:
EMDR’ ye göre psikolojik rahatsızlıkların altında geçmişte yaşadığımız olaylar, duygular, inançlar ve fiziksel duyumlar bedende ve zihinde yükselerek algımızı etkiler ve şimdiki zamanda mutsuzluğa ya da uygunsuz davranışlara yol açar.EMDR, işlevsel olmayan bir şekilde yanlış bir anı formunda depolanmış anı işlemleyerek danışanın özgürce şimdiki zamana geçişini sağlayan fizyolojik temelli bir terapidir. Beynin zamanında yapamadığı işlemlemeyi yapmasını sağlar. Danışan artık rahatsız olmaz ve anıyı yeni ve sağlıklı bir perspektiften görür.
Doğal afetler, bulaşıcı hastalıklar, büyük kazalar, kayıplar, savaş, taciz, tecavüz gibi önemli travmaların yanı sıra, başta çocuklukta ve her yaşta yaşanan ve etkisi travmatik olan her tür yaşantı; günlük hayatta aile, okul, iş çevresinde yaşanan olumsuz olaylar, şiddete maruz kalmalar, aşağılamalar, reddedilmeler, ihmal ve başarısızlıklar işlenmemiş anılar arasında yer alabilirler.
EMDR terapisi sadece geçmişe odaklanmaz.Geçmişte yaşanan anıların rahatsızlığını ortadan kaldırır, şimdiki zamandaki tetikleyicileri işlemler ve gelecek ile ilgili yeni bakış açıları kazandırarak, danışanın dünyaya bakışını da olumlu yönde değiştirip kişisel gelişimi sağlar.
Emdr kısa süreli terapiler arasında yer alsa da tedavinin ne kadar süreceği danışanın önceki travmalarının yoğunluğu ve etkisi ile bağlantılıdır. Ayrıca her danışanın bilgileri, kendi değerleri ve deneyimleri doğrultusunda kendine has bir biçimde işlemesi de süreci etkiler.
EMDR birçok uluslararası sağlık ve devlet kurumu tarafından da etkili bulunmaktadır. Bunlardan bazıları:
- Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO, World Health Organization)
- Amerikan Psikiyatri Birliği (American Psychiatric Association)
- Uluslararası Travmatik Stres Çalışmaları Birliği (International Society for Traumatic Stress Studies)
- Amerika Savaş Gazileri Bakanlığı (U.S. Department of Veterans Affairs)
- Amerika Savunma Bakanlığı (U. S. Department of Defense)
- Birleşik Krallık Sağlık Bakanlığı (United Kingdom Department of Health)
- Ulusal İsrail Akıl Sağlığı Kurulu (Israeli National Council for Mental Health)
Çocuklara Yönelik Oyun Terapisi
Oyun oynamak çocukların en doğal eğilimidir. Oyun çocuğun dili, oyuncaklar ise kelimeleridir. Yetişkinlerin terapi sürecinde yaşadığı zorlukları ‘’konuşarak’’ anlatması gibi çocuklar da sorunlarını oynayarak ifade ederler.
Oyun terapisinde çocuğun duyguları açığa çıkar, çocuk bunlarla yüzleşir; bunları denetlemeyi öğrenir ve bunlardan uzaklaşır. Duygusal bir rahatlamaya kavuşur ve kendi kararlarını verebilecek psikolojik olgunluğa erişir. Kendiliğini fark etme için gereken gücü hissetmeye başlar.
Her terapi deneyiminde hemen hemen aynı şey gözlemlenir. Çocuk daha olgun ve özerk bir birey olmak için cesaret kazanır.
Oyun terapisinde çocuğun duyguları açığa çıkar, çocuk bunlarla yüzleşir; bunları denetlemeyi öğrenir ve bunlardan uzaklaşır. Duygusal bir rahatlamaya kavuşur ve kendi kararlarını verebilecek psikolojik olgunluğa erişir. Kendiliğini fark etme için gereken gücü hissetmeye başlar.
Her terapi deneyiminde hemen hemen aynı şey gözlemlenir. Çocuk daha olgun ve özerk bir birey olmak için cesaret kazanır.
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi
Çocuk merkezli oyun terapisi adından da anlaşıldığı gibi kontrol çocuktadır, terapist yönlendirmez ve yorumda bulunmaz. Çocuk merkezli oyun terapisi kuram olarak Carl Rogers’ın danışan merkezli terapisine dayanmaktadır. Çocuk merkezli oyun terapisinin temel ilkeleri, çocuğun ‘’büyüme,olgunlaşma,gelişme, kendini yönlendirme ve kendini gerçekleştirme doğrultusunda doğuştan gelen bir potansiyele sahip olduğu inancını yansıtır.
Terapist çocuğu olduğu gibi kabul ederek güven ilişkisi geliştirir. İlişkide izin verici bir tavır takınarak çocuğun duygularını ifade ederken çocuk kendisini özgür hisseder. Çocuğun duygularını davranışlarına yönelik içgörü kazanabileceği şekilde ona yansıtır.
Terapist çocuğun kendi sorunlarını çözebileceğine saygı duyar, seçim yapma sorumluluğu tamamen çocuğa aittir. Aynı zamanda terapist dış dünya gerçekliğine bağlamak ve çocuğun bu ilişkideki sorumluluklarının farkında olması için gerektiğinde sınırlar koyar.
Terapist çocuğu olduğu gibi kabul ederek güven ilişkisi geliştirir. İlişkide izin verici bir tavır takınarak çocuğun duygularını ifade ederken çocuk kendisini özgür hisseder. Çocuğun duygularını davranışlarına yönelik içgörü kazanabileceği şekilde ona yansıtır.
Terapist çocuğun kendi sorunlarını çözebileceğine saygı duyar, seçim yapma sorumluluğu tamamen çocuğa aittir. Aynı zamanda terapist dış dünya gerçekliğine bağlamak ve çocuğun bu ilişkideki sorumluluklarının farkında olması için gerektiğinde sınırlar koyar.
Filial Oyun Terapisi
Çocuklar yaşadıkları psikososyal güçlükler nedeniyle getirildiğinde aile ile çalışmak da zorunludur. Hemen hemen tüm oyun terapisi çeşitleri aileyi sürece dahil etse de filial terapi ailelerin terapötik değişiminden sorumlu tutulduğu özgün bir modeldir.
Filial terapistler, aileleri çocukları ile çocuk merkezli oyun terapisi seansları uygulayabilmeleri konusuda eğitir. Önce terapi ofisinde daha sonra evde oyun terapisi uygulamalarını yaptırır. Ailelere bu konuda yakından süpervizörlük yaparak, seanslar esnasında geliştirdikleri ebeveynlik becerilerini çocukları ile gündelik ilişkilerine aktarmalarına yardımcı olur.
Filial terapi 2,5-12 yaş arası çocuklarda etkilidir.
Filial terapistler, aileleri çocukları ile çocuk merkezli oyun terapisi seansları uygulayabilmeleri konusuda eğitir. Önce terapi ofisinde daha sonra evde oyun terapisi uygulamalarını yaptırır. Ailelere bu konuda yakından süpervizörlük yaparak, seanslar esnasında geliştirdikleri ebeveynlik becerilerini çocukları ile gündelik ilişkilerine aktarmalarına yardımcı olur.
Filial terapi 2,5-12 yaş arası çocuklarda etkilidir.
Çocuk ve Ergenlere Yönelik EMDR Terapisi
EMDR terapisiyle çocuk ve ergenlerin olumsuz yaşam deneyimleri işlemlenirken aynı zaman da psikolojik dayanıklıklarının da arttırılması hedeflenir.
Çocuklar çoğunlukla yetişkinler gibi yaşadıkları sıkıntıları sözel olarak ifade edemezler. Emdr terapisinde de çocuk ve ergenin bilişsel özellikleri gözönünde bulundurularak oyun, resim ve hikaye gibi yöntemler kullanılır.
Psikoterapideki asıl iyileştirici güç, terapist ve danışan arasında oluşan güven ilişkisidir.
Çocuklar çoğunlukla yetişkinler gibi yaşadıkları sıkıntıları sözel olarak ifade edemezler. Emdr terapisinde de çocuk ve ergenin bilişsel özellikleri gözönünde bulundurularak oyun, resim ve hikaye gibi yöntemler kullanılır.
Psikoterapideki asıl iyileştirici güç, terapist ve danışan arasında oluşan güven ilişkisidir.